Tahlil için çıkan kanla oruçlunun orucu bozulmaz. Çünkü doktorun teşhis koyabilmesi için kan almaya ihtiyaç duyulabilir. Bu orucu bozmaz. Çünkü bu bedende hacamat etkisi yapmayan az bir kandır. Bu kadar bir kan orucu bozucu değildir. Asıl olan orucun devamıdır. Orucun bozulması ancak şer‘î bir delîlle mümkündür. Burada oruçlunun bu gibi az bir kanla orucunun bozulacağının delîli yoktur. Ancak kana ihtiyacı olan bir hastaya enjekte etmek için oruçludan çok miktarda kan alınmasına gelince, bu kadar çok kan alındığı zaman bunun bedendeki etkisi hacamat etkisi gibi olacağından bununla oruç bozulur. Bu sebeple tutulan oruç farz bir oruç olduğu zaman oruçlunun herhangi bir kimse için bu kadar çok miktarda kan bağışlaması câiz olmaz. Ancak bağışlanacak kişi güneş batıncaya kadar sabredemeyecek ölçüde tehlikeli bir durumda olduğu ve doktorlar da oruçlunun vereceği kanın yararlı olacağına ve zarûreti gidereceğine karar verdiği zaman kanını bağışlamasında bir sakınca yoktur. Böyle bir durumda orucunu bozar ve kuvveti yerine gelinceye kadar yer ve içer. Bozduğu orucunu daha sonra kaza eder. Allah en iyi bilendir.
Şeyh Muhammed bin Salih el-Useymin
Soru ve Cevaplarla İslâm’ın Rukünleri Fetva no: 419