Soru: Selef-i Salihin Nezdinde 'Hükmü Alma' ve 'Delil Çıkarma'nın kaynağı Nedir?

Cevap: Hamd, âlemlerin Rabbi Allah içindir. Hamd Allah içindir. Selam O'nun seçtiği kullarının üzerine olsun. Allah, Nebîmiz Muhammed'e ve O'nun âline çokça salâtu selam eylesin. Şehadet ederim ki Allah'tan başka ilah yoktur. O, tektir. O'nun ortağı yoktur. Ve şehadet ederim ki Muhammed, O'nun kulu ve reûlüdür. Emmâ ba'du:

“Selefî”nin mânâsı şudur: O, selef-i salihimizin fehmi/anlayışı üzere Kitab ve Sünnete sarılan kimsedir.

Selefîler nezdinde hükmü almanın kaynağı ise Allah'ın Kitâbı ve Allah Resûlü (sallAllahu aleyhi ve alâ âlihî ve sellem)'in Sünnetidir. Onların Allah Resûlü (sallAllahu aleyhi ve alâ âlihî ve sellem)'den başka bir imâmı/önderi yoktur. Bu, hadis ehlini, ehl-i Sünneti ve selefîleri diğerlerinden ayıran nişânedir. Çünkü “hadis ehli”, “ehl-i Sünnet” ve “selefîler” şeklinde gelen üç kelimenin anlamı özde birdir. Ama tabî ki bir kişi selefî olur ama hadisçi olmayabilir. Yine o kişi sünnî olur ama hadisçi olmayabilir. Yine hadisçi ama şarlatan olanlar; Süleyman bin Davud eşŞâzekûni Ebu Eyyub gibi hadisçi ama fâsıkçık olan kimseler de vardır. Muhammed bin Ömer el-Ceâi gibi çeşitli kimseler de böyledir. Veya yine büyük bir hafız olduğu halde çirkin işlerle itham edilen kimseler de vardır. Allah'tan yardım dileriz.

Şeyh Mukbil bin Hadi el Vadı'i 
(“Selefîliğin Anlamı Husûsunda Temiz Kavil” adlı kayıttan)
Ses Kaydı