Guslü gerektiren haller şunlardır:
Birincisi: Uykuda veya uyanık iken şehvetle meninin gelmesidir. Fakat uykuda iken şehveti hissetmese bile meni geldiği zaman gusletmesi gerekir. Çünkü uyuyan kimse kendi kendine hissetmediği halde ihtilam olabilir. Her durumda ondan şehvetle meni çıktığı zaman gusletmesi gerekir.
İkincisi: Cinsel ilişkidir. Erkek karısıyla cinsel ilişkiye girdiği zaman cinsel organının sünnet mahalli veya daha fazlası karısının fercine girmekle gusletmesi gerekir. Birincisinin delîli Nebî صلى اللّٰه عليه وسلم ’in şu hadîsidir: “Su ancak sudan dolayı icap eder.” (Muslim) Yani meni indiği zaman gusletmek gerekir. İkincisinin delîli ise Peygamber صلى اللّٰه عليه وسلم ’in şu sözüdür: “Erkek kadının dört şubesi arasına oturup da onu yorarsa yıkanmak vâcib olur.” (Buhari, Muslim)
Bu durumda meni inmese bile gusül vâcib olur. Bu mes’elenin, yani menisiz birleşme mes’elesinin hükmü pek çok kimse tarafından bilinmemektedir. Hatta bazı kimseler haftalarca ve aylarca eşiyle inzal vaki olmadan cinsel ilişkide bulunduğu halde hükmünü bilmediği için boy abdesti almamaktadır. Bu, tehlikeli bir durumdur. Allah’ın Peygamberine indirdiği şeylerin sınırlarını bir insanın bilmesi gerekir. Bir kimse karısıyla cinsel ilişkide bulunduğu zaman biraz önce zikrettiğimiz hadîsten dolayı inzal vaki olmasa/meni gelmese bile her ikisine de gusül vâcib olur.
Üçüncüsü: Guslü gerektiren şeylerden birisi de hayız ve loğusalık kanının çıkmasıdır. Kadın aybaşı olup da daha sonra temizlendiği zaman gusletmesi gerekir. Çünkü Allah teâlâ şöyle buyurmaktadır: “Sana kadınların ay halini sorarlar. De ki: O, bir rahatsızlıktır. Bu sebeple ay halinde olan kadınlardan uzak durun. Temizleninceye kadar onlara yaklaşmayın. Temizlendikleri vakit, Allah’ın size emrettiği yerden onlara yaklaşın. Şunu iyi bilin ki, Allah tevbe edenleri de sever, temizlenenleri de sever.” (Bakara: 222). Peygamber صلى اللّٰه عليه وسلم de kendilerinde özür kanı gören kadınların hayız müddeti kadar oturup bekledikleri zaman gusletmelerini emretmiştir. Loğusalar da onlar gibidir, onların da gusletmeleri gerekir.
Hayız ve loğusalıktan dolayı yıkanmanın şekli cünüplükten dolayı yıkanmanın şekli gibidir. Ancak bazı ilim adamları hayızlı kadının sidirle gusletmesinin müstehap olduğunu söylediler. Çünkü bu, onların daha iyi temizlenmelerini sağlar.
Bazı âlimler Peygamber صلى اللّٰه عليه وسلم ’in kızını yıkayan kadınlara söylediği şu sözleri delîl getirerek ölümü de guslü gerektiren haller içine dâhil etmişlerdir: “Kızımı su ve sidr ile üç yahut beş yahut lüzum görürseniz bundan daha çok yıkayınız.” (Buhari, Muslim)
Peygamber صلى اللّٰه عليه وسلم , Arafat’ta ihramlı iken biniti tarafından boynu kırılıp ölen bir adam hakkında şöyle buyurdu: “Onu su ve sidr ile yıkayın ve iki elbisesinin içinde defnedin.” (Buhari, Muslim) Onlar ölümün de guslü vâcib kılan şeylerden biri olduğunu söylediler, fakat buradaki vâciblik dirilikle ilgilidir. Çünkü ölünün yükümlülüğü ölümüyle birlikte sona erer. Fakat Peygamber صلى اللّٰه عليه وسلم ’in bu konudaki emri sebebiyle hayattakilerin ölülerini yıkamaları gerekir.
Şeyh Muhammed bin Salih el-Useymin
Soru ve Cevaplarla İslâm’ın Rukünleri 157