Soru: Faziletli Şeyh Muhammed b. Sâlih el Useymin. –Allah onu korusun ve gözetsin- Allah’ın selamı, rahmeti ve bereketi sizin üzerinize olsun.
Son günlerde namazların ceminde çoğalmalar olduğunu ve insanların bu konuda dikkatsiz davrandıklarını gözlemledik. Soğuk gibi benzeri şeyleri namazları cemetmenin haklı gerekçesi olarak görüyor musunuz?
CEVAP: Allah’ın selamı, rahmeti ve bereketi sizin de üzerinize olsun. Cem konusunda insanların dikkatsiz ve özensiz hareket etmeleri helal değildir. Çünkü Allah Tela şöyle buyurmuştur: “Namaz mü’minlere belirli vakitlerde yazılı bir farzdır.” (Nisâ: 103). “Güneşin batıya kaymasından, gecenin karanlığına kadar (belirli vakitlerde) gereği üzere namazı kıl, bir de sabah namazını kıl. Çünkü sabah namazında, gece ve gündüz melekleri hazır bulunur.” (İsra: 78). Bir namaz farz ve vakte bağlı bir namaz olduğu zaman onu kendisi için belirlenen vakitte kılmak vâcibtir. “Güneşin batıya kaymasından, gecenin karanlığına kadar (belirli vakitlerde) gereği üzere namazı kıl, bir de sabah namazını kıl.” âyeti özet olarak, Peygamber صلى اللّٰه عليه وسلم ’in şu hadîsi de ayrıntılı olarak bu vakitleri açıklamıştır: “Öğlenin vakti güneş zevale vardığı zamandan başlayarak, bir kimsenin gölgesi uzunluğu kadar oluncaya kadar (yani) ikindinin vakti girmediği müddetçedir. İkindinin vakti güneş sararmadığı müddetçedir. Akşam vakti şafak kaybolmadığı müddetçedir. Yatsı namazının vakti mutedil uzunluktaki gecenin yarısına kadardır; sabah namazının vakti tan yeri ağardıktan, güneş doğmasına az kalıncaya kadar devam eder.” (Muslim)
Peygamber صلى اللّٰه عليه وسلم vakitleri ayrıntılı olarak belirleyince artık bir namazı vaktinin dışında kılmak Allah’ın koyduğu sınırı aşmak demektir. “Her kim Allah'ın hududunu aşarsa, işte onlar zalimlerdir.” (Bakara: 229). Her kim bilerek ve kasten bir namazı vaktinden önce kılarsa günahkârdır ve o namazı iade etmesi gerekir. Bu durum şer‘î bir sebep olmaksızın cemi takdimde de geçerlidir. Çünkü vaktinden önce kılınan namaz sahîh değildir, iadesi gerekir.
Her kim bilerek ve kasten bir namazı vaktinden sonra kılarsa günahkârdır ve o namazı iade etmesi gerekir. Bu durum şer‘î bir sebep olmaksızın cemi te’hîrde de geçerlidir. Çünkü vaktinden kılınan namaz, ağırlıklı görüşe göre kabul edilmez. O halde bir Müslümanın Allah’tan korkması ve bu önemli ve ciddi meselede özensiz davranmaması gerekir.
Sahîh Müslim’de geçen ve İbn Abbas radıyallahu anhüma’dan rivâyet edilen “Peygamber صلى اللّٰه عليه وسلم korku ve yağmur olmaksızın öğle ile ikindiyi, akşamla yatsıyı birleştirdi.” Sözüne gelince bu sözde bu konuda dikkatsiz ve özensiz hareket etmek için bir delîl yoktur. Çünkü İbn Abbas radıyallahu anhüma’ya soruldu: “Bununla Peygamberimiz صلى اللّٰه عليه وسلم neyi murâd etti? Ümmetine zorluk olmamasını murâd etti,” dedi. Bu rivâyete göre namazları birleştirmeyi mubah kılan sebebin her namazı vaktinde kılmadaki güçlüktür. Bir Müslüman her bir namazı vaktinde kılarken zorluk ve güçlükle karşılaştığı zaman namazları birleştirmesi câizdir veya kendisi için bu sünnettir. Herhangi bir zorluk ve güçlükle karşılaşmadığı zaman her bir namazı kendi vaktinde kılması kendisine vâcib olur.
Buna göre mescide çıktıkları zaman insanlara zarar veren bir havayla beraber olmadıkça veya insanlara zarar veren karlı bir havayla beraber olmadıkça sadece soğukluk cem yapmayı mubah kılmaz.
Şeyh Muhammed bin Salih el-Useymin
Risale