17 Nisan 2025 Perşembe
19 شوال 1446 الخميس
Bayram namazının hükmü nedir?

     Benim görüşüme göre bayram namazı farzı ayındır, erkeklerin terk etmesi câiz değildir, bayram namazında hazır bulunmaları gerekir. Çünkü Peygamber صلى اللّٰه عليه وسلم bunu emretmiştir. Üstelik evlenmemiş kızlarla evlerine kapanmış kadınların bile bayram namazına çıkmalarını emretmiştir. Hatta hayızlı kadınların bile bayram namazına çıkmalarını emretmiştir. Ancak hayızlı kadınlar namaz kılınan yerden ayrı dururlardı. Bu, bayram namazının farzıyetini tekit eder. Benim tercih edilen görüştür dediğim bu görüş Şeyhulislâm İbn Teymiyye’nin de tercih ettiği görüştür.

         Fakat bayram namazı Cuma namazı gibi geçirildiği zaman kaza edilmez. Çünkü kaza edilmesinin gerekliliğine dair bir delîl yoktur. Onun yerine başka bir namaz da kılınmaz. Çünkü Cuma namazı kaçırıldığı zaman kişinin onun yerine öğlen namazı kılması gerekir, çünkü vakit öğlen vaktidir. Hâlbuki bayram namazı kaçırıldığı zaman kaza edilmez.

Ben Müslüman kardeşlerime Allah’tan korkmalarını ve bu namazı kılmalarını tavsiye ediyorum. Bu namaz pek çok iyiliği ve duayı ihtiva eder, insanların birbirlerini görmelerini kaynaşmalarını ve birbirlerini sevmelerini sağlar. Eğer insanlar bir eğlenceye çağırılmış olsalardı koşa koşa oraya ulaştıklarını görürdün. Peygamber صلى اللّٰه عليه وسلم onları vaadiyle hak ettikleri Allah’ın sevabına nail olacakları bu namaza çağırdığı halde onlar bu çağrıya nasıl icâbet etmezler. Fakat kadınlar bayram namazına çıktıkları zaman erkeklerin bulunduğu yerden uzaklaşmaları, mescidin erkeklerden uzak bir tarafında bulunmaları, süslenip kokulanarak, açılıp saçılarak çıkmamaları gerekir. Bu sebeple Peygamberimiz صلى اللّٰه عليه وسلم kadınlara bayram namazına çıkmalarını emrettiği zaman dediler ki: Ya Rasûlallah! (Bazen) birimizin örtüsü bulunmuyor, dediler. Bunun üzerine “Ona dîn kardeşi, kendi cilbablarından birini giydiriversin”, buyurdu. (Buhari, Muslim) Cilbab, çarşaf veya abiyeye benzer bir elbisedir. Bu, bir kadının cilbablı olarak dışarı çıkması gerektiğinin delîlidir. Çünkü Peygamber صلى اللّٰه عليه وسلم cilbabı olmayan kadının durumu sorulduğu zaman bulabildiğiyle çıksın demedi, aksine “Ona dîn kardeşi, kendi cilbablarından birini giydiriversin”, buyurdu. İmamın –yani bayram namazı imamının- erkeklere hutbe okuduğu zaman kadınlar erkeklerin hutbesini duyamadıklarında özel olarak onlara da hutbe okuması gerekir. Erkeklerin hutbesini duydukları zaman bu yeterlidir. Fakat hutbesinde kadınlara ait hükümlerle ilgili bir ilave yapması, onlara da öğüt vermesi ve hatırlatmalarda bulunması gerekir. Nitekim Rasûlullah efendimiz صلى اللّٰه عليه وسلم bayram namazında erkeklere hutbe verdiği zaman kadınlar tarafına döner, onlara da öğüt verir ve hatırlatmalarda bulunurdu.

Şeyh Muhammed bin Salih el-Useymin
Soru ve Cevaplarla İslâm’ın Rukünleri 330

Kategoriler
Dersler
Vahiy Mescidi
  • /ANKARA
Sitemizde yer alan içeriklerin kaynak gösterilerek paylaşılmasında mahzur yoktur.
vahiymescidi.com © 2025