Bilmeden saçlarının bir kısmını kesen sonra ihramda çıkan kimseye bir şey lazım gelmez. Çünkü o bunu bilmeden yapmıştır. Fakat başındaki saçlarını kısaltma işini tamamlama yükümlülüğü üzerinde kalır.
Ben bu münasebetle kardeşlerime, herhangi bir ibâdeti yapmak istedikleri zaman herhangi bir kural ihlalinde bulunmamaları için o ibâdetle ilgili Allah’ın koyduğu sınırları öğrenmeden işe girişmemelerini tavsiye ederim. Çünkü Allah teâlâ Peyagamberi صلى اللّٰه عليه وسلم ’e şöyle buyurdu: “De ki: İşte benim yolum budur; basiret üzere Allah'a davet ediyorum. Ben ve bana uyanlar (işte böyleyiz). Ben Allah'ı tesbih ederim ve ben müşriklerden değilim.” (Yusuf: 108) “De ki: "Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu?" Ancak temiz akıl sahibi olanlar anlar.” (Zümer: 9). İnsanın bu ibâdetle ilgili sınırları/hükümleri bilerek basiretle Allah’a ibâdet etmesi, bilmeyerek, hatta bilen veya bilmeyen bir topluluğu sadece taklit ederek ibâdet etmesinden çok daha hayırlıdır.
Şeyh Muhammed bin Salih el-Useymin
Soru ve Cevaplarla İslâm’ın Rukünleri 475