07 Nisan 2025 Pazartesi
09 شوال 1446 الإثنين
Gecenin sonunda Müzdelife’den ayrılan ve gücü yettiği halde Cemreyi taşlaması için oğluna vekâlet veren kadının hükmü nedir?

Cemreleri taşlamak haccın menasikindendir. Çünkü bunu Peygamber صلى اللّٰه عليه وسلم emretmiş ve kendisi de yapmıştır. O şöyle buyurmuştur: "Beyt'i tavaf etmek ve Safa ile Merve arasında sa'y etmek ve Cemrelere taş atmak sadece Allah'ı zikretmek için meşru kılınmıştır." [İmam Ahmed, Ebu Davud] Bu, insanı Rabbine yaklaştıran bir ibâdettir. Bu bir ibâdettir, çünkü insan Allah’a ibâdet etmek ve Onun zikrini ikame etmek için bu taşları bu mekânda atar. Bu, sadece Allah’a ibâdet üzerine bina edilmiştir. Bu sebeple insanın cemrelere taş atarken olabildiğince huşu ve huzur içinde olması gerekir. Bu cemrelere vaktin başlangıcında da taş atılabilir, vaktin sonuna da te’hîr ediebilir. Fakat huşu, huzur ve sükûnet içinde taşlama imkânı olduğu zaman taş atma işini vaktin sonuna ertelemek daha faziletlidir. Çünkü bu fazilet ibâdetin kendisiyle ilgili bir fazilettir. İbâdetin kendisiyle ilgili olan şey, ibâdetin zamanı veya mekânıyla ilgili olan şeye tercih edilir. Bu sebepledir ki Peygamber صلى اللّٰه عليه وسلم şöyle buyurmuştur: “Yemek hazır olduğunda ve büyük ve küçük abdest sıkıştırdığında namaz kılınmaz.” [Muslim]

İnsan tuvalet ihtiyacını gidermek ve gereği hazırken şiddetli yemek arzusunu def etmek için namazını ilk vaktinden erteleyebilir. O halde ilk vaktinde fakat meşakkatle, şiddetli kalabalıkta ve can tehlikesi içinde cemreleri taşlamak durumu ile geceleyin bile olsa kalp huzuru ve sükûnetle taşlamak durumu arasında kalsa taşlamayı geceye ertelemesi daha faziletlidir. Bu sebeple Peygamber صلى اللّٰه عليه وسلم şafak söktükten sonra insanlar toplanca kalabalıktan zarar görmemeleri için ailesinin içinden zayıf olanlara geceleyin Müzdelife’den ayrılmaları
için izin vermiştir. Bu mesele böylece açıklığa kavuşunca bir kimsenin cemreleri taşlamak için başkasına vekâlet vermesi câiz değildir. Çünkü Allah teâlâ: “Haccı ve umreyi Allah için tamamlayın” [Bakara Suresi 196] buyurmuştur. Bu konuda erkekler ile kadınlar arasında hiç bir fark yoktur. Bu mesele de açıklığa kavuşunca ve cemrelere taş atmanın bir ibâdet olduğu, kadın olsun erkek olsun gücü yetenin bu konuda vekâlet vermesinin câiz olmadığı belli olunca artık herkesin taşı kendisinin atması gerekir. Ancak hasta erkek veya hasta kadın veya karnındaki çocuğun zarar görmesinden korkan hamile kadın vekâlet verebilir.

Yukarıda sözü edilen ve gücü yettiği halde taşı kendisi atmayan bu kadının meselesine gelince benim görüşüme göre ihtiyaten bu kadının bu vacibi terk etmesinin fidyesi olarak Mekke’de bir kurban kestirmesi ve onu fakirlere dağıtması uygun olur.

Şeyh Muhammed bin Salih el-Useymin
Soru ve Cevaplarla İslâm’ın Rukünleri Fetva No: 515

Kategoriler
Dersler
Vahiy Mescidi
  • /ANKARA
Sitemizde yer alan içeriklerin kaynak gösterilerek paylaşılmasında mahzur yoktur.
vahiymescidi.com © 2025