04 Ocak 2025 Cumartesi
04 رجب 1446 السبت
Müşriklerin İnancı

Müşriklerin, Peygamber صلى اللّٰه عليه وسلم ’in gönderilmesine
sebep olan şirklerinin mahiyeti ne idi?

CEVAP: Müşriklerin, Peygamber صلى اللّٰه عليه وسلم ’in gönderilmesine sebep olan şirkleri onların rubûbiyyete şirk koşmaları değildi. Çünkü Kur’ân-ı Kerîm onların sadece ibâdette Allah’a ortak koştuklarına delâlet etmektedir.


Rubûbiyyete gelince, onlar Allah’ın yegâne rab olduğuna, darda kalanların duasına icâbet ettiğine, sıkıntıları giderdiğine ve daha başka şeylere îmân ediyorlardı. Allah teâlâ onların, bir ve tek olarak Allah’ın rubûbiyyetini kabul ettiklerini kendi dillerinden nakletmektedir. Onlar, Allah’ın yanı sıra başkalarına da ibâdet ettikleri için müşrik olmuşlardı. Bu da, dînden çıkaran bir şirktir. Çünkü tevhîd –lafzın delâletine göre– bir şeyin bir ve tek olduğunu kabul etmekten ibarettir.


Allah tebâreke ve teâlâ’nın sadece kendisine ait olan ve onlarla birleneceği hakları vardır. Bu haklar da üç kısımdır:

1 – Hükümranlık hakları.
2 – İbâdet hakları.
3 – İsim ve sıfat hakları.
Âlimler, işte bu yüzden tevhîdi üç kısma ayırdılar: Rubûbiyyet
tevhîdi, isim ve sıfatlar tevhîdi ve ibâdet/ulûhiyyet tevhîdi.

İşte müşrikler bu kısımda yani, ibâdet kısmında Allah’a ortak koştular. Çünkü onlar, Allah’ın yanı sıra başkalarına da ibâdet ediyorlardı. Hâlbuki Allah tebâreke ve teâlâ şöyle buyurmuştur: “Allah’a ibâdet edin, O’na hiçbir şeyi ortak koşmayın.” (Nisâ:36)
“Kim Allah’a ortak koşarsa muhakkak Allah ona cenneti haram kılar; artık onun yeri ateştir ve zalimler için yardımcılar yoktur.” (Mâide: 72)
“Allah, kendisine ortak koşulmasını asla bağışlamaz; bundan başkasını, (günahları) dilediği kimse için bağışlar.” (Nisâ: 48)
“Rabbiniz şöyle buyurdu: Bana dua edin, kabul edeyim. Çünkü bana ibâdet etmekten kibirlenenler aşağılanarak cehenneme gireceklerdir.” (Mü’min: 60)
İhlâs sûresinde şöyle buyurdu: “De ki: Ey kâfirler! Sizin taptıklarınıza ben tapmam. Siz de benim taptığıma tapıcılar değilsiniz. Ben asla sizin taptıklarınıza tapacak değilim. Siz de benim taptığıma tapacak değilsiniz. Sizin dîniniz size, benim dînim banadır.”
Bu sûreye İhlâs suresi demem, amelde/ibâdette ihlâs manasınadır. Her ne kadar bu sure Kâfirûn suresi diye isimlendirilse de hakikatte amelî ihlâs sûresidir. Nitekim “Kulhuvallahu ehad” sûresi ilmî ve i’tikâdî ihlâs sûresidir. Başarılı kılan Allah’tır.


Şeyh Muhammed bin Salih el-Useymin
Soru ve Cevaplarla İslâm’ın Rukünleri Fetva no: 2 

Kategoriler
Dersler
Vahiy Mescidi
  • /ANKARA
Sitemizde yer alan içeriklerin kaynak gösterilerek paylaşılmasında mahzur yoktur.
vahiymescidi.com © 2025